Ses tonumu yükselttim.
“Üzgünüm Hâkim Bey. Konumuz apaçık ortada: Katledilen bir kadın ve onun üvey kızına yapılan sistematik taciz. Belki Melisa Hanım her gün aynı korkuyla uyanıyordu ama konuşamıyordu. Konuşsaydı ne olurdu? Katledilirdi!”
Elimle Melisa’yı gösterdim.
“Bu salonda bugün bir kadın daha susmayacak. Bu kez suskunluk değil, adalet konuşacak!”
Salon alkışla inledi.
Sizi kitabıma böyle davet etsem.